15 Temmuz'u Unutmayacağız ve Unutturmayacağız!

15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilemeyen "Hain FETÖ Darbesi" kalkışmasının aziz ve cesur milletimiz tarafından bastırılmasının ikinci yıldönümünde, tüm Türkiye'de ve dünyada "15 Temmuz Şehitlerimiz" anılacak. Millet olarak 15 Temmuz’u Unutmayacağız ve Unutturmayacağız!

Bizler hem bu süreç içerisinde hemde tarih boyuna tüm dünyaya örnek olmayı başardık, sergilediğimiz birlik ve beraberlik tutumu ile ülkemiz üzerine oyun oynayan tüm güçlere vermemiz gereken mesajı en güzel şekliyle ilettik. Ülkemizin içinde bulunacağı tüm zorluklardan, milli birlik ve beraberlik duygusu ile galip geleceğine inancımız tamdır.

Girişim Haber olarak, gurur duyduğumuz (15 Temmuz başta olmak üzere) (tarih boyunca, bildiğimiz ve bilmediğimiz) tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi ise minnetle anarak, hepsine şükranlarımızı sunuyoruz.

Türk iş dünyasının önemli sivil toplum kuruluşları ise, gündemlerinin en üstüne taşıdıkları "15 Temmuz Zaferi"nin çoşkusunu ve farkındalığını yayınladıkları mesajlar ile kamuoyuna duyurdu. İşte o mesajlar;

 

DEİK Başkanı Nail Olpak: "O günden bu yana ekonomik tabloya baktığımızda, başta sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Başbakanımız olmak üzere, gerek siyasilerimizin gerek iş dünyasının ve en çok da halkımızın güçlü duruşunun, darbe girişimini bertaraf ettiği gibi, olumsuzluklarını da bertaraf ettiğini görüyoruz" - "Gelişmeler, Türkiye ekonomisine olan güvenin sürdüğünü, ülkemizin güçlendiğini ve bunun sonucunun da yatırımcılara yüksek büyüme oranları olarak döndüğünü gösteriyor. Öncelikle, özgür irademize, huzurumuza ve birliğimize kastedenleri kınıyor, darbeler dahil olmak üzere demokrasimizi yok etmeye çalışan her türlü girişimin bir daha yaşanmamasını diliyorum. O günden bu yana ekonomik tabloya baktığımızda, başta sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Başbakanımız olmak üzere, gerek siyasilerimizin gerek iş dünyasının ve en çok da halkımızın güçlü duruşunun, darbe girişimini bertaraf ettiği gibi, olumsuzluklarını da bertaraf ettiğini görüyoruz. Türkiye ekonomisi bu yaşanan olumsuzluklara rağmen 2016 yılının dördüncü çeyreğinden bu yana güçlü bir büyüme performansı sergiledi. Geçen 6 çeyrekte ekonomimiz reel bazda ortalama yüzde 6,8 büyüdü ve küresel çapta bu performansıyla dikkati çekti. Bu dönemde yatırım harcamalarındaki ortalama büyüme oranı ise yüzde 6,6 oldu. Ayrıca, bu süre zarfında net doğrudan yatırım 12 milyar doları aştı. Tüm bu gelişmeler Türkiye ekonomisine olan güvenin sürdüğünü, ülkemizin güçlendiğini ve bunun sonucunun da yatırımcılara yüksek büyüme oranları olarak döndüğünü gösteriyor. Bizler de ülkesini seven iş insanları olarak, gerek iç gerekse dış ticarette seferberlikler ilan ederek ekonomimizi ayakta tutmaya, ülkemizin 'güçlü Türkiye' hedeflerine katkı sağlamaya gayret ettik ve etmeye de devam edeceğiz. Bu vesileyle, şehitlerimizi rahmet, gazilerimizi ise minnetle anıyoruz ve vatanımıza sahip çıkan yüce milletimize yeniden teşekkür ediyoruz."

 

TİM Başkanı İsmail Gülle: "Artık dünyada hiç kimse, ülkemiz üzerinde oyun oynanamayacağını çok iyi biliyor. Bu ülkede ve yakın çevremizde, bize rağmen yaşanabilecek bir gelişme yok. Bu başarıyı katlanarak devam ettirecek, yeni başlangıcın ilk imtihanı olan 2023 hedeflerimize hep birlikte erişmenin gururunu 5 sene sonra yaşayacağız. Şimdi ihracat ile Kalkınma vakti. 15 yılda milli gelirimiz 3 katına yükseldi. Kişi başına düşen milli gelir 10 bin doların üzerine çıktı. Ancak ülkemizin geçmişi, ekonomik ve siyasi olarak ulaştığımız her atılımın ardından, darbe, ekonomik kriz, iç siyasi karışıklıklar gibi sorunlarla dolu. 15 Temmuz’da yaşanan hain darbe girişimi, bu teşebbüslerin zirveye çıktığı anı temsil ediyor. Milli iradenin tecellisi, “Cumhur’un Başkanı” olarak Sayın Cumhurbaşkanımızı yeniden görevlendirdi. Bu hainlerle mücadelede kendisine tam destek verdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın engin vizyonlarıyla 95 yıllık Cumhuriyetimizi siyasi, sosyal ve ekonomik alanda şahlandıracak bu yeni devlet anlayışının, Türkiye’yi 2023 hedeflerine ve daha da ötesine ulaştırma yolunda tarihi bir dönüm noktası olduğuna inanıyoruz. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında girmeye çalışıyoruz. 500 milyar dolar veya küresel ticaretten yüzde1,5 pay almak gibi hedeflerimiz var. Ülke olarak hedeflerimize yaklaştıkça, bunu engellemeye çalışan iç ve dış oyuncuların engelleme çalışmaları da katlanarak devam ediyor. 17-25 Aralık’ta bu oyunları gördük, hep birlikte bu çabaları boşa çıkardık. Son olarak 15 Temmuz’da demokrasimize vurulmaya çalışılan darbeyi Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hep birlikte bozduk. O gün Türkiye’yi yıkmaya çalışan zihinler milli iradenin gücünühesap edemedi. Türk milletinin bağımsızlığına ve demokrasisine olan inancını küçümseyenler, tek yürek olan bir milletin canı pahasına ülkesine sahip çıkacağına inanmadıkları için hüsrana uğradılar. 15 Temmuz sadece Türkiye tarihi için değil tüm dünya tarihinde nesillerce anlatılacak bir kahramanlık destanıdır. Bu vesileyle şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra TİM olarak biz de hiç birşey olmamış gibi, görev beklemeden, talimata ihtiyaç duymadan çalışmalarımıza devam ettik. Yurtdışındaki muhataplarımıza, alıcılarımıza yaşanan olayların iç yüzünü anlattık. Hatta ihracatçılarımız, kendi müşterilerini ziyaret ederek ülkemizi, yaşananları anlattı. Yurtdışında oluşturulmaya çalışılan algı kampanyalarını bozmak için çabaladık. Bakanlarımızla birlikte yurtdışı ziyaretleri gerçekleştirdik, yabancı basın kuruluşlarında bilgilendirme yayınları yaptık. O günlerde attığımız adımların meyvelerini bugün topluyoruz. Demokrasimiz güçleniyor, ihracatımız artmaya devam ediyor, rekor büyüme oranlarını yakalıyoruz. Artık dünyada hiç kimse, ülkemiz üzerinde oyun oynanamayacağını çok iyi biliyor. Bu ülkede ve yakın çevremizde, bize rağmen yaşanabilecek bir gelişme yok. Bu başarıyı katlanarak devam ettirecek, yeni başlangıcın ilk imtihanı olan 2023 hedeflerimize hep birlikte erişmenin gururunu 5 sene sonra yaşayacağız. Şimdi ihracat ile Kalkınma vakti."

 

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu: "Gücünü sandıktan, yetkisini milletten almayan bir idareyi asla meşru kabul etmeyiz. Demokrasi ve milletin iradesi dışında bir seçeneğe de boyun eğmeyiz. 15 Temmuz hem Türkiye siyaseti, hem de Türkiye ekonomisi için tarihi bir stres testi oldu. Milletin dirayetiyle bu test başarıyla geçildi ve demokrasimizin kalitesi tescillendi. Demokrasimiz ve kurumlarımız kaba kuvvete teslim olmayacak kadar olgunlaştıklarını kanıtladı. Devlet içinde illegal örgütlenen FETÖ çetesi ortaya çıkarıldı. Cunta heveslilerine karşı ortaya konan milli direniş sayesinde gelecekte benzer kalkışma girişimi içinde olabileceklerin önüne set çekildi. 

Darbe girişimi olmasaydı ekonomimiz yüzde 5 civarında büyüme sağlayacaktı. Büyümede 2 puana yakın kayıp yaşadık. Sadece bunun ekonomide yol açtığı maddi zararın karşılığı 17,3 milyar dolardır. İkinci olarak istihdamda azalma meydana geldi. Önceki yıllarda istihdamda 3. çeyreklerde 700-800 bin artış yaşanırken, 2016 yılının aynı döneminde bu artış 300 bine gerilemiş. Yani 500 bine yakın kişi normalde iş bulabilecekken işsiz kalmış. 2016’da turizm gelirleri de azaldı.  Gelecek için önemli dersler çıkartabiliriz. Birincisi, Türkiye hukuk devleti ve demokrasi kavramlarının önemini ve değerini bilmeli, kamunun kurumsal yapısının siyasi hesaplarla zedelenmesine izin vermemeli. İkincisi, ülkemizin temel niteliği olan ‘’Türkiye Cumhuriyeti Demokratik, Laik, Sosyal bir Hukuk Devletidir’’ şeklindeki Anayasa hükmü titizlikle korunmalı. Üçüncüsü de, darbelere karşı demokrasiyi ve hukuk devletini güçlendirmeliyiz. Zira demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinden biri olmadan öbürü de olamaz. Kimsenin şüphesi olmasın; ülkemizi daha güçlü bir ekonomi ve daha zengin bir Türkiye hedefine taşıyacağız. "

 

MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan: "Hedeflerimize, dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olma tasavvurumuza da bu kararlılıkla ilerleyeceğiz. Darbelerin ve seçilmiş hükümetleri devirmeye yönelik her türlü girişimin, ülkeye ne denli büyük zararlar verdiğini, uzun yıllar boyunca kapanmayan yaralara sebep olduğunu en iyi bilen, en acı şekilde tecrübe eden ülkelerden biri Türkiye'dir. Türk milletinin 15 Temmuz gecesi azmiyle, inancıyla, kanıyla kazandığı demokrasi zaferi, yalnızca ülkemizde değil, tüm dünyada demokrasinin yaşaması için bir teminattır. Tüm ülkelerin bu zafere sahip çıkması, hiçbir inanca ve ideolojiye sığmayan bu kumpasa karşı tavır alması ve lanetlemesi gerekmektedir. Ancak darbe girişimi ve ertesi, bizlere, bu kumpasın yalnızca FETÖ ile sınırlı olmadığını, birçok bileşeni olduğunu da açıkça gösterdi. Öyle ki, Batı’nın, medya organları üzerinden ve siyasetçilerin söylemleriyle demokrasi ve insanlık sınavından geçemediklerine şahit olduk. Darbe girişiminin, Türkiye'yi toplumsal olarak bölme ve ekonomik açıdan zora sokarak birtakım mecburiyetlere yöneltme gayreti olduğu aşikardır. Bu anlamda tehlikeyi görerek ülkesine sahip çıkan milletimiz, bu, dünyayı kendine hayran bırakan birlik ve beraberliğiyle geleceğe daha güçlü yürümektedir. Adeta İkinci Kurtuluş Savaşı olan 15 Temmuz'un izlerini ortadan kaldırarak fakat bu hainliği toplumsal hafızamıza da kazıyarak, geleceğimizi kuracağız. O kara gecede gördük ki, Türk milleti, vatan söz konusu olduğunda hiçbir engeli tanımıyor, ezip geçiyor. Hedeflerimize, dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olma tasavvurumuza da bu kararlılıkla ilerleyeceğiz. Yıllar içinde emekle, azimle çalışarak kazandığımız başarılarımızın birkaç terörist ve onların destekçileri aracılığıyla yerle bir olmasına müsaade etmedik, etmeyeceğiz."

 

TÜSİAD: "Türkiye Cumhuriyeti iki yıl önce, 15 Temmuz akşamında alçakça bir darbe girişimine maruz kaldı. Halkımız, Cumhurbaşkanımız, Parlamentomuz, Hükümetimiz, siyasi partilerimiz, sivil toplum kuruluşları ve toplumumuzun tüm kesimleri 15 Temmuz 2016 gecesi demokrasimize sahip çıktı. Darbe girişimine karşı kahramanca mücadele verirken yaşamını yitiren şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Bu hain girişimin hemen ardından uluslararası medyada yayınladığımız ilan metninde de ifade ettiğimiz üzere, “demokrasiye müdahaleler ancak demokratik standartları yükselterek ve hukukun üstünlüğünü güçlendirerek önlenebilir”. Toplum olarak demokrasi için verdiğimiz mücadele önümüzdeki döneme de ışık tutmalıdır. Türkiye özgürlükler, güvenlik, adalet ve refah ülkesi olarak ancak toplumsal uzlaşma ve çoğulculuk içinde 15 Temmuz'un yarattığı sarsıntıyı geride bırakabilir. TÜSİAD olarak bu süreçte evrensel demokratik ilkelerin ve Cumhuriyet değerlerinin savunucusu olmaya ve bu yönde emek vermeye devam edeceğiz."

 

GİV Genel Başkanı Mehmet Koç: " İç ve dış hainlere, demokrasimize, bölünmez bütünlüğümüze ve milletimizin iradesine kast eden hainlere karşı her zaman devletimizin, milletimizin yanındayız.15 Temmuz 2016 tarihinde ülkemizin bağımsızlığını, millet iradesini, ülke ekonomisini ve geleceğini tehlikeye atan büyük bir badire, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ve necip milletimizin destansı mücadelesiyle önlendi. 2023 hedeflerimize ulaşmak için bundan sonra da karşımıza çıkabilecek her türlü engele karşı ortak mücadelemizi sürdüreceğimizi ifade etmek isteriz.

Millet olarak, birlik ve beraberlik içinde, ortak hedeflere kararlı adımlarla yürürken, ülkemizin aşamayacağı hiçbir zorluk olmadığına yürekten inanıyoruz. GİRİŞİMCİ İŞ ADAMLARI VAKFI olarak girişimcilik faaliyetlerimizi, güçlü bir ekonomi ve daha güçlü bir Türkiye’ye katkıda bulunmak amacıyla sürdürmeye devam edeceğiz. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da girişimci ruhuyla daha büyük Türkiye için emin adımlarla hedefimize yürümeye devam edeceğiz. GİRİŞİMCİ İŞ ADAMLARI VAKFI olarak 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı kahramanca mücadele veren aziz milletimize şükranlarımızı sunuyor, şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz."

 

İTO Başkanı Şekib Avdagiç: "15 Temmuz’da sahneye çıkıp hainlere hak ettikleri dersi veren bu ülkenin yiğit ve cesur insanları gibi hepimiz, fert fert, her an tetikte, her an vatan nöbetinde olmak zorundayız. Elimiz işte, gözümüz ufukta… Türkiye’nin ekonomik cephesinde de nöbetteyiz. Her günü 15 Temmuz, her yeri Şehitler Köprüsü bilmek zorundayız. Türk milletinin bağımsızlığına ve istiklaline gölge düştüğü anlarda, Türk milletinin karakterinde her daim var olan üstün cesaret ve kahramanlık devreye girer.

En son Milli Mücadele’de gördüğümüz bu ruh Türkiye’yi parçalayıp küçücük bir ülke haline getirmek isteyenlere karşı şahlanmıştı. Ancak geçen yüz yıllık zaman gösterdi ki, Türkiye’nin düşmanları her zaman iş başındadır. Bu kez kendilerine milletin en çok değer verdiği dini ve milli hisleri de paravan olarak kullanan yerli işbirlikçiler bulmuşlardır. Ancak üstün basiretiyle Türk Milleti bunu görmüş, hain Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimini, canı pahasına püskürtmüştür. Püskürtmekle kalmamış tarihin çöplüğüne doğru fırlatmıştır. Bu halk, 15 Temmuz’da ülkesine sahip çıktı, devletine sahip çıktı, meclisine sahip çıktı, seçilmiş hükümete sahip çıktı, Türkiye’yi yeni bir yüzyıla taşıyan seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıktı. Ancak, şunu unutmamalıyız ki, ‘Su uyur, düşman uyumaz.’ Millet olarak hiçbir zaman rehavete kapılmadan, Türkiye’yi bölüp parçalamak isteyen, halkın iradesi üzerine irade koymak isteyenlere karşı her an tetikte olmak zorundayız. 15 Temmuz’da sahneye çıkıp hainlere hak ettikleri dersi veren bu ülkenin yiğit ve cesur insanları gibi hepimiz, fert fert, her an tetikte, her an vatan nöbetinde olmak zorundayız. Elimiz işte, gözümüz ufukta… Türkiye’nin ekonomik cephesinde de nöbetteyiz. Her günü 15 Temmuz, her yeri Şehitler Köprüsü bilmek zorundayız. Buradan dosta düşmana ifade etmek isterim ki, İstanbul Ticaret Odası, bu vatan nöbetinin en güçlü parçası olarak her an vazife başında, her an tetiktedir. Türkiye’nin seçilmiş lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın yanındayız.

Bugün Türkiye, ekonomik, siyasi ve vicdani değerlerin yan yana yükselebildiği bir başarı hikâyesinin dünyadaki en açık adresi olmayı başarmıştır. İş dünyası olarak bizler, ülkemizin gücüne güç katmak için var gücümüzle üretmeye, dünyaya açılmaya ve büyümeye devam edeceğiz. Biz de 15 Temmuz şehitlerine layık olabilmek için ekonomik destanlar yazacağız. Bu şanlı direnişin ikinci yıl dönümünde, tüm şehitlerimize Cenab-ı Hakk’tan rahmet diliyorum. Gazilerimizi şükranla ve hürmetle selamlıyorum."

 

TİSK Başkanı Kudret Önen: "Demokrasimize, milletimizin iradesine ve onun kayıtsız şartsız egemenliğine yapılan hain saldırının ikinci yıl dönümünde darbe girişimini lanetle kınıyoruz. Halkımız, Cumhuriyetimizin en önemli kazanımları olan; demokrasiyi ve hukuk devletini savunmak adına bu alçakça saldırıya birlik ve beraberlik içinde göğüs germiş, başlamadan sona erdirmeyi başarmıştır. 15 Temmuz 2016 günü tarihimizde nesilden nesile bir yandan demokrasi şehitleri için acı bir yas günü, öte yandan demokrasimiz adına elde ettiğimiz büyük bir zafer olarak anılmaya devam edecektir. Bu vesile ile 15 Temmuz 2016 gecesi darbe girişimine karşı kahramanca mücadele veren şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor, milletimizin 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nü kutluyoruz."

 

YASED Başkanı Ahmet Erdem: " Türkiye’ye uluslararası doğrudan yatırım yapan şirketlerin temsilcisi YASED Uluslararası Yatırımcılar Derneği olarak, 15 Temmuz 2016 gecesi, ülkemizdeki demokratik anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik hain darbe girişimini engellemeye çalışırken şehit ve gazi olan vatandaşlarımızı bir kez daha şükranla anıyoruz. Ülkemizin 15 Temmuz’da karşı karşıya kaldığı darbe girişimi, Türk halkının birlik ve beraberlik içinde harekete geçmesiyle, başarısızlıkla sonuçlanmış, böylece Türkiye, anayasal düzene ve hukuk devletine olan bağlılığını bir kez daha ortaya koymuştur.

YASED olarak, hukuk devletini ve anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik her türlü müdahalenin karşısındayız. Türkiye’nin istikrarına, ekonomisine ve hukuk devletine büyük zarar vereceğine inandığımız 15 Temmuz darbe girişimini bugün bir kez daha kınıyor ve benzeri girişimlerin bir daha tekrarlanmamasını diliyoruz. Toplumumuzun hemen hemen tüm kesimlerinin, anayasal sistemin ihlaline itirazlarını yüksek sesle dile getirmesi, hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler ile insan haklarına bağlılıklarını ortaya koyması ülkemizin geleceği açısından bizlere güven vermektedir. Türkiye’de demokrasi ve hukuk devletini daha da güçlendirecek adımların önü açıktır ve bu yönde kat edilecek mesafe, uluslararası doğrudan yatırımcıların Türkiye’ye olan güvenini daha da artıracaktır. 15 Temmuz’da yaşanan vahim olayların ardından gerekli önlemlerin hızla alınarak, üretimin, ekonominin ve finansal sistemin hiç sekteye uğramadan işlemeye devam etmesi, ülkemizin krizlere karşı dayanıklılığının ve bizlerin, Türkiye’nin geleceğine olan inancımızın doğruluğunu bir kez daha göstermiştir. Dün olduğu gibi bugün de Türkiye’deki yatırım ortamının iyileştirilmesine ve bugün her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulan uluslararası doğrudan yatırımların artırılması için hükümetimize destek olmaya, daha fazla yatırım, daha fazla üretim ve istihdam hedefiyle çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemizin geleceğine inanıyoruz ve bu inancımızı uzun vadeli yatırım perspektifimizi koruyarak göstermeyi sürdüreceğiz."

 

UTESAV Başkanı Mehmet Develioglu: "15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen ve doğrudan milletimizin milli birlik ve bütünlüğünü hedef alan 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi, Türkiye'nin tarihine kara bir leke olarak kazınmıştır. Şanlı bir tarihe sahip olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz içerisinde yuvalanan Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları tarafından organize edilen bu kanlı saldırı, Türk Milleti'nin üstün feraseti ve basireti ile bertaraf edilmiş ve darbeciler gayelerine ulaşamamıştır. 15 Temmuz gecesi aziz milletimiz, toplumun her kesiminin üstün dayanışması ve birlik ruhu ile darbecilerin karşısına dikilmiş ve canı pahasına da olsa ülkesini kararlılıkla savunmuştur. Şu unutulmamalıdır ki, Türk Milleti'nin 15 Temmuz gecesi elde ettiği zafer, sadece ülkemiz için değil, tüm dünyada demokrasinin yaşaması adına bir teminattır. Bu nedenle, tüm ülkelerin herhangi bir hesaba girişmeden ülkemizin elde ettiği bu başarıya sahip çıkması ve darbecilere karşı tavır alması gerekmektedir. Bu vesile ile bir kez daha darbe gecesi vatanı ve milleti uğruna gözünü kırpmadan şehit düşen vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyor, gazilerimize de minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Aziz milletimizin bir daha asla 15 Temmuz Darbe Girişimi ve benzeri ayaklanmalarla karşı karşıya kalmaması dua ve temennisiyle, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Gününü kutluyoruz. "

 

TMB Baskanı Mithat Yenigun: "Ülkesi uğruna can vermiş tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize uzun ömür diliyoruz. Tüm 15 Temmuz kahramanlarına şükranlarımızı sunuyoruz. Demokrasimize ve birliğimize kast edenleri bir kez daha kuvvetle kınıyoruz. Ülkemizin iki yıl önce, 15 Temmuz akşamında maruz kaldığı darbe girişiminde, başta vatandaşlarımız olmak üzere, Cumhurbaşkanımızdan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne kadar, siyasi partilerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve toplumumuzun tüm kesimleri demokrasimize sahip çıkarak tüm dünyaya örnek olmuştur. Bugün geldiğimiz noktada zorlu dönemi geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu sürecin barış ortamının sağlanması, demokratik standartların yükseltilmesi, hukuk devletinin güçlendirilmesi ve kalıcı toplumsal refahın inşası yolunda çok büyük bir fırsat olduğuna inanıyoruz. Bu çerçevede olağan döneme geçişin ve bekleyen yapısal reformların gündeme alınmasının en önemli adımlar olacağına inanıyoruz."

TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan: "15 Temmuz 2016’da milli egemenliğimize haince yapılan işgal girişimine büyük bir endişeyle şahit olduk. Milletimiz ilk andan itibaren onurlu karakteri ile bunu kabullenemedi. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla milletimiz, bu girişimde bulunanlara karşı cansiperane bir şekilde inancını ve vatanını savunmak için meydanlara akın etti. Hainler gözü dönmüş bir şekilde, sivil halka silah kullanmaktan çekinmedi. Milletimiz bu kalkışmanın başarılı olmasına izin vermedi. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı hem cesaret verici olması hem de tüm milletimizi meydanlarda birleştirmesi sebebiyle çok önemliydi. 15 Temmuz 2016’da ortaya çıkan “MİLLET İRADESİ” ile haince girişime karşı vatanını ve geleceğini savunan kadirşinas milletimiz, bu milletin asla esaret altına alınamayacağını dünyaya bir kez daha göstermiştir. Yeni Türkiye için vücut bulan millet iradesi bir daha darbe girişimlerinin yaşanmaması için ekonomik, sosyal ve kültürel her türlü prangaları ortadan kaldıracak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin önünü açmıştır. 24 Haziran 2018 seçimleri sonrası fiilen hayata geçirilen yeni sistemde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve yeni yürütme ile de Büyük Türkiye idealinin ilk ve en büyük adımı atılmış oldu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile vücut bulan milletçe ve devletçe birlikte hareket etme ruhu, tarihimizden de aldığımız ilhamla ümit ediyoruz ki 2023 vizyonu doğrultusunda ekonomik başarılarımız için bir vesile olacaktır. Biz sivil toplum kuruluşlarına da ekonomimizin gelişimi için, milletimizin ortaya koyduğu hedefler doğrultusunda büyük görevler düşmektedir. Yeni Türkiye için vücut bulan millet iradesiyle, milli üretimimizi gerçekleştirmemiz gerekmektedir. Kültür, eğitim, sanayi gibi temel yapıtaşlarımızı oluşturan konularda millileşmeyi tamamlamalıyız. Bizler hedeflerine kilitlenmiş bir milletiz. Ne oyuna geleceğiz ne de Büyük Türkiye hedeflerimizden vazgeçeceğiz. Milletin geleceği için canını ortaya koyarak şehadet şerbetini içen askerlerimize, polislerimize ve vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hem bizler hem de gelecek nesiller 15 Temmuz Şehitlerine ve gazi vatandaşlarımıza minnettar kalacaktır."

 

GYODER YK Başkanı Feyzullah Yetgin: "Son yıllarda hızla gelişen ve büyüyen Türkiye’nin yakın tarihinde önemli dönüm noktalarından biri olan 15 Temmuz, yaşanan tüm zorlukları, birlik ve beraberlikle aşacağımızı gösterdi. Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ olarak andıklarını belirten GYODER Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin, “Darbe girişimine karşı mücadele verirken yaşamını yitiren şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Yüce Milletimiz, 15 Temmuz’da gösterdiği cesaret, inanç, birlik ve beraberliği ile tüm dünyaya örnek oldu. Demokrasi için verdiğimiz mücadele, Türkiye’nin gücünü bir kez daha ortaya koydu” diye konuştu. GYODER Başkanı, şöyle devam etti: “Bu güçlü birlikteliğe katkı sağlamayı hedefleyen GYODER olarak, 15 Temmuz’un hemen ardından, sektöre ve ülkemizin ekonomik büyümesine destek olmak amacı ile başlattığımız ‘Gayrimenkulde Güç Birliği Daha Güçlü Türkiye’ kampanyası ile aldığımız sonuçlar, ülke ve sektör tarihimize geçecek niteliktedir. ‘Güç Birliği’nin ikinci adımını ise ‘20 yıl vade ve düşük faizli konut kredisi’ kampanyasıyla attık. Böylece hem ülke ekonomisine hem sektöre hem de vatandaşa katkı sağladık. Yaşanan tüm zorluklara rağmen bu birlikteliğin sağlanması, aslında ülkemize duyulan güvenin bir yansıması oldu. Meclis Başkanı’ndan, ‘Meclisimizi yeniden inşa etmek bu milletin görevidir. 32 üye firmamızla birlikte bu onurlu görevi milletimize layık bir şekilde tamamlayacağız’ diyerek izin istedik. TBMM Başkanlığı’nın da uygun görmesiyle bir protokol imzalandı ve GYODER ‘Milletin Meclisini Millet Yapar’ konsorsiyumu, Meclis’in hasar gören bölümlerinde 2016’da başlattığı ve büyük bir özenle gerçekleştirdiği onarımı, 2017 yılı sonunda tamamladı. GYODER olarak, 15 Temmuz gecesinde milletin iradesine yapılan saldırıdaki en önemli ve anlamlı cephelerden biri olan Türkiye Büyük Millet Meclisi binasının onarımını yapmış olmaktan onur duyuyoruz. GYODER olarak, daha aydınlık bir gelecek için demokrasiye kararlılıkla sahip çıkmak, ülkemizin kalkınmasına katkıda bulunmak öncelikli görevimizdir. Türkiye gayrimenkul sektörünün gelişimi adına önemli bir misyon üstlenen bir sivil toplum kuruluşu olarak, ülkemiz için değer yaratmaya devam edeceğiz. Bu birlik ruhuyla, ülkemizi çok daha güçlü bir konuma taşıyacağımıza inancımız tamdır. 2023 hedeflerimiz arasında, gelecek nesiller için daha sağlıklı, daha verimli, çevre dostu projelerin ve akıllı şehirlerin hayata geçirilmesine öncülük etmek yer alıyor. Ortak amacımız, gayrimenkul sektörünün büyümesine, güçlenmesine ve ülkemizin çok daha güçlü bir ekonomiye sahip olmasına katkı sağlamaktır."

GYİAD Başkanı Yiğit Savcı: "Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD) olarak, 2 yıl önce 15 Temmuz günü gerçekleştirilmeye çalışılan darbe girişimini bir kez daha lanetliyoruz. O gün hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, gazilerimize sağlık diliyoruz. Türkiye'nin genç iş insanları olarak demokrasimize sahip çıkmaya ve ülkemizin her alanda güçlenmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz."

----

Diğer kurumlardan yeni açıklamalar geldikçe habere eklenecektir. Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu içeriği 5.130 kişi okudu.
Kategori: İş Dünyası, STK, Ulusal
Yazar İdris Cin Hakkında

Matematik Mühendisi olup, 2005 yılından beri bilişim sektöründe Yazılım Mühendisi olarak çalışmakta olan İdris Cin, 2006'dan beri girişim analizleri yazdığı kişisel blogunu Eylül 2010'da Girişim Haber olarak profesyonelleştirdi. Girişim Haber Yayın Yönetmenliğinin yanısıra özel sektörde Yazılım Proje Yöneticisi ünvanıyla profesyonel hayatına devam etmektedir.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor