Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Küresel Ekonomiye Güç Veriyor!

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY’nin UNESCO ve CISAC işbirliğiyle gerçekleştirdiği Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Araştırması, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin küresel çapta 2.25 milyar dolarlık gelir üretirken, 29,5 milyon kişiye istihdam sağladığını ortaya koydu. Detaylar...

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY’nin Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ve Uluslararası Yazarlar ve Besteciler Dernekleri Konfederasyonu (CISAC) işbirliğiyle gerçekleştirdiği Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Araştırması, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin küresel çapta 2.25 milyar dolarlık gelir üretirken, 29,5 milyon kişiye istihdam sağladığını ortaya koydu.

CISAC, UNESCO ve EY işbirliğiyle gerçekleştirilen Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Araştırması bu alanın küresel haritasını çıkartıyor. Araştırma, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin küresel çapta ürettiği gelirler ve istihdam açısından ekonomik büyümeye yaptığı katkıya dikkat çekiyor. 2.25 milyar dolarlık bir değer üreten ve dünyada 29,5 milyon kişiye istihdam sağlayan kültürel ve yaratıcı endüstrilerin yerel istihdam ve gelir üretimi, vergi açısından önemli avantajlar sunarken, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülke ekonomilerinde sürdürülebilirliğin itici gücü işlevi görüyor. Yayınlanan raporda, Türkiye özel sayfa ayrılan ülkeler arasında yer alıyor.

Asya, Avrupa, Kuzey Amerika & Karayipler, Afrika ve Orta Doğu olmak üzere beş bölgede gerçekleştirilen araştırma; medya & eğlence, reklamcılık, mimari & tasarım, kitap, oyun, müzik, film, gazete, performans sanatları, TV ve görsel sanatlar olmak üzere 11 sektör temel alınarak hazırlandı.

Dünyanın en hızlı büyüyen sektörleri arasında yer alan kültürel ve yaratıcı endüstrilerin; gelir üretimini, istihdamı ve ihracat kazançlarını doğrudan etkilediğini vurgulayan rapor, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin güçlü bir şekilde gelişimi için bu alanda üretim yapanların haklarını koruyan yasaların önemine de değiniyor.

Dijital ekonominin kültür ve yaratıcılığı standartlaştırdığı düşünülse de rapor tam tersini söylüyor; raporda dijital ekonominin kültürel çeşitliliği ve üretimi hızlandırdığı vurgulanıyor.

Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Küresel Ekonomiye Güç Veriyor

Araştırma, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin en hızlı gelişen sektörlerden biri olduğunu da ortaya koyuyor. Bu endüstriler gelir üretimini desteklerken, istihdam yaratılmasına katkı sağlıyor ve ihracat kazançlarını artırıyor.

2013 yılında yaratıcı içeriğin, küresel dijital satışlara 200 milyar dolarlık katkıda bulunarak dijital cihazlara ve yüksek hızlı geniş bant servislere olan talebi artırdığı görülüyor. Kültürel materyal satışlarının, küresel ölçekte 65 milyar dolara ulaşarak, online medya ve ücretsiz video platformları için 21.7 milyar dolarlık bir reklam geliri oluşturduğu da raporda yer alıyor.

Raporda aynı zamanda liderlik rolünü sürdürmek için Avrupa'daki kültür endüstrisi oyuncularının, gelişmekte olan diğer Avrupa ülkeleriyle işbirliği yapması gerektiğine vurgu yapılıyor. Türkiye’nin TV ve müzik alanında Avrupa için fırsatlar sunduğuna dikkat çekiliyor.

Türkiye’ye özel sayfa

Araştırmada özel bir sayfa ayrılan Türkiye’deki müzik endüstrisinin dijital dönüşüm sürecine mercek tutuluyor. Türk müzik endüstrisinin gelişime açık ve dinamik bir yapıya sahip olduğunun vurgulandığı raporda; müzik endüstrisinin 2012 yılında 267 milyon dolar, 2008 yılında 262 milyon dolar olan yıllık gelirinin, 2017’de 318 milyon dolara ulaşacağına işaret ediliyor.

Raporda Youtube platformunda en fazla seyredilen kanallardan birinin MÜYAP kanalı olduğuna dikkat çekilirken, dijital lisanslama ve korsanla mücadele konusunda başarılı adımlar atıldığı ve pazarın bu sayede yeniden şekillendiği vurgulanıyor.

Kültürel altyapıyı geliştirmek, özellikle 2030 yılında uluslararası turistlerin yarısından fazlasını çekmesi beklenen gelişmekte olan ülkeler için önem taşıyor. Özellikle bazı şehirler gelişmekte olan kültür kuşakları ile dikkat çekiyor. Rapora göre İstanbul bu konuda bir örnek teşkil ediyor.

Kültürel Endüstri, Şehirlerin Çekiciliğini Artırıyor

Dünya standardında bir kültürel altyapı, kentsel gelişim için katalizör işlevi görüyor. Örneğin; bir müze oluşturulması büyük çaplı proje fırsatlarını desteklerken, kültürel ve yaratıcı endüstriler etrafında “marka şehir” inşa edilmesine de yardımcı oluyor. Bu tip çalışmalar, şehrin daha fazla turistin yanı sıra yetenekli ve kalifiye çalışan çekmesini sağlıyor. Bu alanda en çekici şehirler sıralamasında ilk 10 şöyle: New York, Londra, Paris, San Francisco, Singapur, Sydney, Los Angeles, Berlin, Tokyo ve Barselona.

Kültürel ve Yaratıcı Endüstrilerin Küresel Haritası

Dikkat çekici veriler eşliğinde, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin renkli ve çok kutuplu yapısının haritasını çıkartan çalışma bu yönüyle bir ilke imza atıyor.

  • Asya Pasifik bölgesi, küresel gelirlerin %32’sini ve bu alandaki istihdamın %43’ünü oluşturuyor, ayrıca en hızlı büyüyen orta sınıf da bu bölgede yer alıyor. Oyunda lider olan bölgenin, film ve kitap alanı da hızlı bir büyüme gösteriyor.
  • Avrupa, küresel kültürel ve yaratıcı endüstri gelirlerinin %31’ini üretiyor ve bu alandaki küresel istihdamın %26’sını oluşturuyor, bölgenin kültür ekonomisi, tarihe dayanan güçlü bir desteğe sahip. Bölgedeki yüksek eğitimli nüfus ve yaratıcı bireylerin güçlü yoğunluğu dikkat çekiyor.
  • Kuzey Amerika, küresel kültürel ve yaratıcı endüstri gelirlerinin %28’ini, bu alandaki istihdamın ise %16’sını oluşturuyor. Güçlü bir küresel etkiye sahip olan Kuzey Amerika; film, TV ve gösteri sanatlarında lider.
  • Latin Amerika, küresel kültürel ve yaratıcı endüstri gelirlerinin %6’sını, istihdamın %7’sini oluşturuyor. Latin Amerika TV dizileri, müzik ve dansları tüm dünyada izleyici buluyor.
  • Afrika ve Orta Doğu, küresel kültürel ve yaratıcı endüstri gelirlerinin %3’ünü, bu alandaki istihdamın %8’ini oluşturuyor. Bölge, film, TV ve müzik alanlarında önemli bir potansiyel barındırıyor.

Araştırmanın, kültürel ve yaratıcı endüstrilerin ekonomik ve sosyal gelişimde ülkeler için önemini ortaya koyduğuna ve bu alanda bir ilk olduğuna dikkat çeken EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Lideri Selim Elhadef şunları söyledi:

“Kültürel ve yaratıcı endüstriler, ülkelerin ve şehirlerin gelişiminde çok önemli bir rol üstleniyor. Bu alandaki sanat dalları ve bağlı iş kolları, nitelikli istihdama da büyük bir katkı sağlıyor. Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Araştırması, bu alandaki iş kollarının ekonomiye sağladığı katkının diğer sektörlerin ortalamasından yüksek olduğunu da ortaya koyuyor. Yaratıcı iş kollarında çalışanların desteklenmesi ve haklarının titizlikle korunması, ekonominin hızlı gelişimine katkıda bulunuyor. Bu alanda faaliyet gösterenlere, işlerini rahatlıkla sürdürebilecekleri ve haklarını koruyabilecekleri çalışma ortamlarını sağlayıp, ülkelerin ve kentlerin bu alandaki çekiciliğini artırırken, ülkelere çok boyutlu bir canlılık ve zenginlik katıyor.”

Elhadef, “Raporda özel bir bölümde incelenen ülkelerden biri de Türkiye oldu. Ülkemizdeki müzik endüstrisinin dinamik ve gelişime açık yapısına vurgu yapan rapor, Türkiye’de dijital lisanslama ve korsanla mücadele konusunda atılan başarılı adımların pazarı yeniden şekillendirdiğine de dikkat çekiyor” dedi.

Kültürel ve Yaratıcı Endüstriler Araştırması hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz buradaki pdf dosyasını inceleyebilirsiniz.

Haberimizi kültürel ve yaratıcı endüstrilerde faaliyet gösteren okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Yazar Emine Cin Ertaş Hakkında

Sinop Üniversitesi İstatistik Bölümü mezunu Emine Cin Ertaş, İstanbul Ticaret Üniversitesi Endüstri Mühendisliği'nde "Geri dönüşüm ekonomisi" üzerine tezli yüksek lisans yaptı. Ocak 2014 ile Ocak 2020 tarihleri arasında Girişim Haber'de Baş Editörlük yaptı. Ertaş, Şubat 2020'den bu yana Beykent Üniversitesi'nde Lojistik Bölümü Öğretim Görevlisi olarak çalışmaktadır.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor