Salih Keskin: İnovasyon Ülkemizde 3 Farklı Evreden Geçecek!

Türkiye "İnovasyon" da Sembolik İnovasyon Evresi, Zorunlu İnovasyon Evresi ve Dinamik İnovasyon Evresi şeklinde tanımlanan 3 evreden geceçek. Peki Türkiye şuan hangi evrede? Detaylar haberimizde..

Türkiye "İnovasyon" da Sembolik İnovasyon Evresi, Zorunlu İnovasyon Evresi ve Dinamik İnovasyon Evresi şeklinde tanımlanan 3 evreden geceçek. Peki Türkiye şuan hangi evrede?

İnovasyon, organizasyonların rekabet avantajı sağlamasında, büyümesinde ve karlılıklarını arttırmaları noktasında ciddi bir itici bir güç. Günümüzde birçok uluslararası şirket başarısını inovasyon becerisine borçlu ve aynı zamanda son on yılda ortaya çıkan ürünler dünya ekonomisinin şu an motoru durumunda.

Firmaların sahip olması gereken şey sürdürülebilir ve tekrar edilebilir inovasyon yeteneği. Tam olarak anlaşılmamış, rastgele kullanılan araç ve tekniklerle oluşturulmuş anlık süreçler başarılı olamaz. Yöntem kullanılmadan gerçekleştirilen inovasyon ise sadece şans.

Yerli firmaların öncelikle inovasyonu nasıl elde edecekleri ve inovasyon çıktılarını nasıl hayata geçirecekleri noktasında bilgilendirilmeye ihtiyaçları var. Ülkemiz inovasyon konusunda aksak bir şekilde yürümektedir. Geçtiğimiz her yıl üzerine birikim koyması gerekirken maalesef dünya liginde daha da gerilere doğru düşüş göstermekte.

Ülkemiz inovasyonda 3 evreden geçecek:

  1. Sembolik İnovasyon Evresi
  2. Zorunlu İnovasyon Evresi
  3. Dinamik İnovasyon Evresi

Birinci evre olan “Sembolik İnovasyon Evresi” şu an içinden geçmekte olduğumuz ve 2006 yılından beri içinden geçmekte olduğumuz dönem. Bu dönemi inovasyonda “bir şeyler yapıyormuş gibi yapma” dönemi diye de ifade edilebilir. Bu dönem büyük kayıpların yaşandığı bir dönem; çünkü bu günün bir yılı 1800’lü yılların elli yılı etmekte. Böylesine hızlı bir dünyada yaşıyoruz. Düne göre üç misli daha hızlı gitmemiz gerekirken inovasyonun “sözde” olduğu bir döneminin içinden geçiyoruz.

İkinci evre, “Zorunlu İnovasyon” evresi. 2017 yılından itibaren bu döneme gireceğiz. Gemilerin büyük fırtınaya kapılıp alt üst oluş yaşaması gibi firmaların da tıpkı böyle bir durumla karşı karşıya gelmeleri bu dönemin başlangıç sebeplerini oluşturacak. Piyasadaki bu alt üst oluş hem devleti ve hem de özel sektörü ciddi bir “zorunlu inovasyon” vakumunun
içine doğru çekecek.

Üçüncü evre ise “Dinamik İnovasyon” evresi. Bu dönem inovasyonun artık ağır bedellerle öğrenildiği bir dönem ve ileri hamleler yapmaya uygun şartların da bir araya geldiği bir dönem olacak. Ülkemiz bu döneme stratejik inovasyon alanlarını belirlemiş ve yine bu alanlara dönük büyük yatırımlar yapmış olarak girecek.

Dünyada çapında inovasyon da öne geçen ülkelere bakıldığında onların da çeşitli evrelerden geçtiği görülüyor. Onlarda farklı olarak bu evreler zorunlu ve kontrol dışı olarak değil tam tersine sürecin planlayıcısı ve her an denetimlerinde tutan kendileri.

Güney Kore inovasyonda 3 evreden geçti. İmovasyon, transformasyon ve inovasyon evreleri. Her bir evre özellikle kamu tarafından en ince ayrıntısına kadar planlanmış ve piyasa dinamiklerini de bu planlamalarına uygun olarak yönlendirici bir formasyon üstlenmiş.

Bizim inovasyon evrelerimizin kendi planlayabilmemiz için dünyadaki süreci iyi okumamız ve ayrıca ülkemizin inovasyonda nereye konumlanması gerektiğini kurgulamamız gerekmekte.

İnovasyon da her kesimin üzerine düşeni tam olarak yapması oldukça önemli. Reel piyasa inovasyonda üzerine düşeni yaparken hem devler ve hem de üniversiteler lider rollerini üstlenmeliler. Bütün dünyada üniversiteler inovasyonda bu öncü rollerini icra ederken bizdeki üniversiteler ise inovasyonda pasif bir rol alıyor.

Pazarlamada İnovasyon Kitabını Okudunuz mu?

İnovasyon uzmanı Salih Keskin, inovasyonda kreatif düşünceyi besleyici önerilerini “Pazarlamada İnovasyon-Müşterilerinizle evlenin” isimli kitabında topladı.

Mavi Yayınları’ndan çıkan 240 sayfalık Pazarlamada İnovasyon kitabı, Peter Druker’ın ‘Firmaları ayakta tutan etmenlerin inovasyon ve pazarlama olgusudur’ mottosundan yola çıkan yola çıkıyor. Birçok sektörde önde olan Türkiye’nin pazarlama ve inovasyon alanında beklenen atılımı gösteremediği için kar elde edememesini de konu alan Pazarlamada
İnovasyon
, pazarlama konusunda ileri geçmek ve güçlü olmak için pazarlama modellerinin inovasyon zeminine oturtulmasının gerekliliğine işaret ediyor.

Pazarlamada İnovasyon kitabı, girişimcilere piyasalardaki zorlukları aşarak, iki hayati kavramı birleştirerek pazarlamada nasıl inovatif düşünüleceğini anlatıyor. Kitapta ayrıca ürün ve hizmet konusunda yapılan pazarlama inovasyonlarını örnekleriyle aktarılıyor.

Yazar Salih Keskin Hakkında

Salih Keskin, kreatif düşünce modellerinin üretimi ve inovasyon üzerine iş dünyasında, üniversitelerde ve sivil toplum örgütlerinde eğitimler vermekte, danışmanlık ve araştırmalar yapmaktadır. Halen İstanbul Kültür Üniversitesinde Öğretim Üyeliğine devam etmekte olan yazar aynı zamanda inovasyon konusunda kitaplar ve makaleler yazıyor. Yazar kaleme aldığı inovasyon odaklı yazılarıyla artık Girişim Haber okurlarının da ekranında.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor