CEO'lardan Genç Girişimcilere Verimlilik Formülleri!

Yönettikleri şirketler için daha çok değer yaratmak isteyen CEO’ların öncelikle kendi iş yaşamlarını verimli kılması gerekiyor. Bu nedenle her CEO’nun kendine has bir “verimlilik formülü” var. Yönettikleri şirketler için daha çok değer yaratmak isteyen CEO’ların öncelikle kendi iş yaşamlarını verimli kılması gerekiyor. Bu nedenle her CEO’nun kendine has bir “verimlilik formülü” var. İşte Ceo'lardan girişimcilere verimlilik formülleri..

Yönettikleri şirketler için daha çok değer yaratmak isteyen CEO’ların öncelikle kendi iş yaşamlarını verimli kılması gerekiyor. Bu nedenle her CEO’nun kendine has bir “verimlilik formülü” var. Kimi çalıştığı asistan sayısını artırıyor, kimi meditasyon yapıyor kimi de günlük listelerle hareket ederek işteki verimliliği en üst seviyeye çıkarmaya çalışıyor. Dengeli yaşamın verimliliği artırdığına inanan da var, Stephen Covey’in etkili insan olmak için önerdiği 7 prensibi uygulayan da...

İşte 10 farklı CEO’nun 10 farklı kişisel verimlilik sırrı

1- Zamanı Etkin Kullanıyor

DHL Express Türkiye ve Fransa CEO’su Michel Akavi, iş hayatını “Bir iş ona verilen süre kadar uzar” sözleriyle tanımlanan Murphy kuralına göre planlıyor. Bu kuralı hayatına nasıl uyguladığını da şöyle anlatıyor: “DHL Express’in hem Türkiye hem Fransa operasyonlarını yönettiğim için çok sık seyahat ediyorum. İş seyahatine çıkarken bavulumu evden çıkmama az bir süre kala, 10 dakika içerisinde hazırlarım. Bu iş için ayıracağım maksimum süre budur ve aşmam. İş hayatım için de bu prensibi benimsiyorum. Sunumlarımı olabildiğince az sayıda slayt ile sınırlı tutuyor, toplantılarımı da mümkün olduğunca kısa tutmaya özen gösteriyorum. Mail ve mesajtrafiğini ise cep telefonumdan kısa yanıtlarla yönetiyorum; böylelikle bilgisayar başında saatler harcamıyorum. Bu anlamda günümü daha verimli geçirmemi sağlayacak teknolojik gelişmelerden olabildiğince faydalanmaya özen gösteriyorum. Her akşam, ertesi gün için yapılacaklar listemi hazırlıyorum. Bu listeyi uzun tutmam, en fazla üç konu ile sınırlandırırım. Tüm iş süreçlerimi olabildiğince ekonomik kullanmaya çalışıyorum ancak diğer yandan da yönetim ekibimle olabildiğince sık aralıklarla biraraya geliyorum. Düzenli olarak onların fikirlerini almak ve kendi görüşlerimi onlarla paylaşmak benim için önemli. Bence doğru çalışan seçimi, bir iş yerinde verimli olabilmenin en önemli noktalarından birini oluşturuyor. Kaliteli ve başarılı insanları seçip onların motivasyonunu yüksek tutarak, iş yerinde verimliliğin daha da artırabileceğine inanıyorum.”

2- Uzun Dönemli Planlama Yapıyorum”

Galya Frayman Molinas / COCA-COLA Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bölüm Başkanı

En önemli kaynağımız zaman hayatta belki de en önemli kaynağımız. Bu değerli kaynağı iyi kullanabilmek için kişisel farkındalığın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Kişisel verimliliğinin daha yüksek veya düşük olduğu dönemler, saatler var. Bunu bilmek büyük fayda sağlıyor.

Kıymetli Sabah Saatleri

Günün belirli saatlerinde farklı aktiviteleri daha iyi yapabildiğimi biliyor ve buna göre hareket ediyorum. Bir örnek vermek gerekirse; sabahları daha verimli çalıştığıma inanıyorum. Bu sebeple kıymetli sabah saatlerini israf etmemek benim için önemli.

Çok Erken Kalkarım

Çok erken kalkar, sabah saatlerini düşünmek ve zor konuları çözmek için değerlendiririm. Uzun dönemli planlama yaparım. Cuma günleri veya hafta sonunda iş ve kişisel hedeflerim ışığında bir sonraki haftanın, ayın veya çeyreğin işlerini planlarım. Verimlilikte teknoloji de çok önemli bir unsur. Teknolojiyi ihtiyaçlarınıza göre iyi kullanabilmek büyük avantaj getiriyor.

3- Daha Çok Saha ve Kısa Toplantı

Birçok üst düzey profesyonel gibi yoğun bir iş temposuna sahip olan Efes Türkiye Genel Müdürü T. Altuğ Aksoy, zamanını verimli kullanmak için kendine özel yöntemler uyguluyor. Bu yöntemleri şöyle paylaşıyor: “Yoğun bir program öncesi enerji toplamak için güne yürüyüşle başlarım. Sabahları gazeteleri gözden geçirerek Türkiye ve dünya gündemini takip ederim. Günümüz temposunda zamanımızı verimli kullanmak önemli, bu sebeple trafiğin nispeten daha açık olduğu erken saatlerde yola çıkarım ve ofise erken ulaşırım. Bu bana gün içindeki programımı gözden geçirmek için zaman kazandırıyor.

Toplantılarımı özellikle sabah saatlerinde yapmaya dikkat ederim. Sabah saatlerinde yapılan toplantıların daha dinamik ve verimli olduğunu düşünüyorum. Toplantıların süresi de çok önemli, iç toplantılarımı maksimum 45 dakika ile sınırlarım. Kısa ve gündemi önceden belirlenmiş toplantıların iş süreçlerini hızlandırdığını görüyorum. İşimde verimliliği artıran bir diğer unsurun da iş arkadaşlarımla birlikte sahada bulunmak olduğunu düşünüyorum. İş ortaklarımızın ve tüketicilerimizin nabzını ancak onlara yakın olduğumuzda tutabiliriz. 43 yıldır bu felsefe ile yolumuza devam ediyoruz ve çalışmalarımızı ortaklık kültürü ile yapmayı seviyoruz. İş dışındaki zamanımı da kaliteli geçirmeye gayret gösteriyorum. Hafta sonları olabildiğince ailemle vakit geçiriyorum. Dinlenmiş olarak yeni bir haftaya başlamak önemli, verimliliğimi olumlu yönde etkiliyor.”

4- Teknolojiyi Etkin Kulanıyor

Güldem Berkman / Novartis Türkiye Ülke Başkanı

Akıllıca kullanım bireysel ve şirket başarısına ulaşmak için sahip olduğumuz tüm kaynakları en verimli şekilde kullanmamız gerektiğine inanıyorum. Zamanımız ve enerjimiz en önemli kaynaklarımız. Dolayısıyla her ikisini de akıllıca kullanmamız gerekiyor.

Video Konferans

Teknolojinin de günümüzde verimliliğin artmasına katkıda bulunduğunu düşünüyorum. Örneğin, eskiden pek çok toplantı için yurtdışına uzun süren seyahatler yaparak katılırken, artık global merkezimizle pek çok toplantımızı gelişen teknoloji sayesinde video/tele konferans sistemi ile uzaktan yapıyoruz.

Esnek Çalışma

Teknolojinin de katkısıyla çarşamba günleri Novartis Türkiye merkez ofiste esnek çalışma uygulaması yapıyoruz. Mümkün olduğunca ekibimizin evlerinden ya da istedikleri herhangi bir mekandan çalışmayı seçebildikleri bugünün, sanılanın aksine bize verimliklik artışı getirdiği kesin. Trafik ve toplantılarla sıfır zaman kaybederken, konsantrasyon, yaratıcılık ve stratejik düşünmeye ekstra vakit yaratıyoruz.

5- Haftalık ve Günlük Plan

Index Grup CEO’su Erol Bilecik, çalışma hayatımda verimliliğini artırmak için uzun yıllardır aynı yöntemi kullanıyor. Mutlaka her cumartesi veya pazar kendisi için o haftanın önemli konularını sıralayıp, kendine düzenli bir günlük iş planı hazırlıyor. Bu planını da şu sözlerle anlatıyor: “Ofis dışında bir görüşmem yoksa, 07:45’te ofisimde olup saat 08:00’e kadar günlük ‘yapılacaklar listesi’ oluştururum. Listeyi önüme koyduktan sonra hangi yönetici arkadaşlarımla görüşme yapacağımı da tespit etmiş olurum. Haftalık iş planımı o haftanın takviminde işaretleyip netleştirdikten sonra her gün spora ayıracağım zamanı da kesinleştirmiş olurum. İş listemi tamamladığımda, her sabah 08:00-08:30 arası e-postalarıma göz atar, bir gün öncesinde eksik kalan veya tamamlayamadığım yazışmaları bitirmiş olurum. Aynı zamanda o günün gerekli olan konuşmalarını da aradan çıkarma konusunda şansımı zorlarım. Böylece o günün telefon trafiğini de bir nebze azaltmaya çalışırım.

Günün verimli geçmesi, insanın işini önüne alıp yönetmesidir. Verimsizlik durumunda ise işiniz sizi yönetir. Bu durumda başarı şansınız da düşer. Ayrıca verimlilik, şirketlerdeki dinamizmi ve enerjiyi yukarıya çektiği gibi, ekiplerinizi de daha fazla motive edecek fırsatları yakalamanıza olanak tanır.”

6- Covey'in 7 İlkesini Uyguluyor

Siemens Türkiye CEO’su Hüseyin Gelis, 1989 yılında Stephen Covey tarafından kaleme alınan “Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı” kitabının hala geçerliliğini koruduğunu düşünüyor. “Ben de hayatımı bu ilkeleri dikkate alarak planlıyorum” diyen Gelis bunu nasıl yaptığını da şöyle paylaşıyor: “ ‘Proaktif olmak’ temel prensiplerimden biri. Üzerinde çalıştığım konuları bir sonraki güne bırakmam. Bir konuyu zamanında anlayıp, değerlendirir, sonuçlandırır başka bir konuya sonrasında odaklanırım. Bunun yanı sıra bir karar alacaksam bu kararın sonucunun ne olacağını da mutlaka düşünür, farklı bakış açılarıyla değerlendirerek aksiyon alırım. Ayrıca konuları önem derecesine göre ayırırım. Gün içerisinde yapacaklarım, bir hafta sonra ilgileneceğim konular, 3 hafta sonra değerlendireceğim konular planlıdır. İş ve özel hayat dengesinin de sağlanması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin, hafta sonları ailemize, sevdiklerimize ve yapmaktan zevk aldığımız aktivite-lere odaklanmamız iş hayatımıza da olumlu yansır. Ben de mutlaka kendime ve aileme zaman ayırmaya dikkat ediyorum. Bir yöneticinin çalışma şekli ile çalışanlarına örnek olduğu inancındayım. Ben de proaktif ve çözüm odaklı yaklaşımım ile çalışma arkadaşlarıma rol model olmaya gayret ediyorum.”

7- Yetki Vererek Zaman Kaybını Önlüyor

DR. Mehmet Aktaş / Yaşar Holding CEO’su

4 konu öne çıkıyor etkin zaman yönetimi dendiğinde, dört konunun öne çıktığına inanıyorum: Öncelikler doğrultusunda zaman planını iyi kurgulamak, mümkün olduğunca bu plan doğrultusunda hareket etmek, etkin toplantı yönetimi ve doğru işte doğru yöneticiye yetki ve sorumluluk vererek zaman kayıplarını önlemek.

Zaman Planlaması

Ben her pazartesi önceliklerim doğrultusunda haftalık zaman planımı gözden geçiriyorum. Her sabah da güne yine o günkü programımı gözden geçirerek başlıyorum. Gün içinde gelen e-postaları ve telefonları aciliyetlerine göre değerlendiriyor, acil olmayan e-postalara akşam bakmayı, acil olmayan aramalara da uygun zamanlarda geri dönmeyi tercih ediyorum.

Planı Tavizsiz Uygulamalı

Zaman planını doğru yapmak kadar bu zaman planına, yani önceliklere uygun hareket etmek de çok önemli. Elbette ki zaman planı da yine öncelikler doğrultusunda esnek olabilmeli, acil bir durum, bir kriz durumunda zaman planı da hızla adapte edilebilmeli.

Toplantı Gündemi Kritik

Diğer önemli bir konu da etkin toplantı yönetimi. Bu noktada, toplantı gündeminin doğru oluşturulması, zamanlamasının doğru ayarlanması, gündem doğrultusunda tüm hazırlıkların eksiksiz yapılması, toplantının amaca uygun ve gerekli kararlar alınacak şekilde yönetimi çok önemli.

8- Meditasyon Gücüyle Yaratıcılık

Sodexo Kapsamlı Hizmet Çözümleri Genel Müdürü Sinan Fındıkoğlu, bir yöneticinin fazla çaba sarf etmeden çevresinde istediği gelişmeyi sağlayabiliyorsa verimli olduğunu belirtiyor. Bir yöneticinin en önemli görevinin öncelikle kendisine iyi bakmak olduğunu düşünüyor. “Sağlam bir beden-zihin ilişkisi yöneticinin kararlarının etki alanında bulunan paydaşlar olarak çalışanlar, tedarikçiler, müşteriler için ve kısa, orta, uzun vadede olumlu sonuçlar doğurmasıyla ölçülebilir” diyen Fındıkoğlu sözlerine şöyle devam ediyor: “Bunun için gerekli olan sakin, berrak bir zihin ve sağlıklı bir beden. Meditasyon yaparak zihnimin ve bedenimin sakinleşmesi iş yaşamımda şu faydaları sağlıyor: Yaratıcılığım artıyor. Yaratıcılığımın artması özellikle çok karmaşık iş sorunlarını çözümlememi, şirketin kısa/orta/uzun vadeli çıkarlarını doğru bir dengeye oturtmamı sağlamakla kalmayıp, bu çözümlerin istenen sonuçlara eskiye göre daha az çabayla ulaşmasını da sağlıyor. Ahlaki muhakeme yetkinliğim gelişiyor. Tüm paydaşlarla iyi ilişkiler kurmam kolaylaşıyor. Bu durumlar yönetici olarak hem şirketteki diğer yönetici ve çalışanlara örnek olmama hem müşterilerimize en olumsuz koşullarda bile bizimle çalışmanın sağladığı istikrarı anlatmama fırsat yaratıyor.”

9- Birkaç Asistan Daha Verimli

Astaş Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Aşçı, yoğunlaşan iş temposu içinde daha verimli çalışmak için çevresindeki ekibi iyi seçmeye çalışıyor. Üzerindeki büyük yükü onlara paylaştırmaya dikkat ettiğini belirten Aşçı sözlerine şöyle devam ediyor: Onun için, ekip çok önemli. Asistanından genel müdürüne, proje yöneticisinden proje müdürüne kadar her alanda önemli noktalardaki kişileri doğru seçmeye çalışıyorum. Onlarla daha iç içe olarak beklentilerimi, bakışımı ve hedeflerimi paylaşarak, kendi çalışma ve iş hedeflerimi onlara aşılıyorum. Birkaç asistan kullanıyorum. Birkaçı yerinde birkaçı mobil olarak benimle hareket ediyor. Önemli projelerde gittiğim yerlere asistanlarımdan ve yardımcılarımdan birkaçı yanımda geliyor. Sürekli ofis ortamını şantiye ya da seyahatlere taşıyoruz. Hatta uçakta bile birçok işimizi halledebiliyoruz. Doğada çalışmayı da çok seviyorum. Doğada çalışmak daha dinç hissetmemi ve daha verimli olmamı sağlıyor. Spor ve masaj da çok önemli... Spor sonrası her hafta SPA’da masajyaptırırım.”

10- “Yönetimde Yalınlaşıyorum”

Şenol Şankaya / Yeşim Tekstil Genel Müdürü

Delegasyonu arttırdım verimlilikte en önemli konu eleman seçimini doğru yapmak. En önemli gördüğüm 8-10 yöneticiyle birebir görüşmeler yapıyorum. Eskiye göre liderlik ettiğim konuları azalttım.

Değere Odaklanıyorum

Şirketimiz 2006 yılından bu yana hem üretimde hem yönetimde yalın yönetim sistemini kendisine model aldı. Bu sürece bağlı olarak, ben de iş yapış şeklimi yalınlaştırdım. İş yaparken her konuda değere odaklanmayı, israftan uzaklaşmayı hedef

Birebir Görüşmeleri Azalttım

Bu nedenle iş yapış tarzımda ve yöneticilik anlayışımda da yalınlaşmayı benimsedim. Daha az insanla bire bir görüşüyorum. Günün verimli olması işlerimizi hızlandırıyor ve bize zaman kazandırıyor. Daha verimli çalışma firsatım oldugu için, şirketime daha fazla değer katabiliyorum. Bu da olumlu iş sonuçlarına sebep oluyor.

Capital kaynaklı alıntı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Yorumlar

G. Gumus
G. Gumus
Verimlilik, kullandığınız teknik ekipmandan tutun, onu kullanan insana kadar çok farklı parametreleri olan bir konu. Pek çok açıdan bakıp farklı sonuçlar çıkartmak ve tedbirler almak gerekir.

Genellikle verimlilikten anlaşılan üretilen malın adetidir. Adet arttığında verimliliğin arttığı düşünülür. Oysa bu yanlıştır.
Gariban çalışanlara baskı yaparak daha fazla ürettirirsiniz. Ama bu sefer kalite düşer.  

Üzülerek söylüyorum ki ülkemizde tekstil işletmeleri genellikle teknolojiye önem vermezler. Kara defter giden ve bilgisayarı içeri sokmamaya direnen öyle çok tekstilci tanıyorum ki..


Üretimin her aşamasında teknolojiye yer vermek gerekir. Verimliliği arttırmak için insanın yükünü mümkün olduğunca bilgisayara kaydırmalı, insanlara da kaliteye odaklanacak zaman yaratmalıdır. Bu sayede üretim adeti ve kalite birlikte artabilir. Tabii bu biraz da yöneticilerin vizyonuna bağlıdır.

Örnek vermek gerekirse; aşağıdaki linkte tekstilde performans ölçümü yapabilen bir cihaz tanıtılıyor.


www.bustron.com/...erimlilik-Olcum-Otomasyonu.aspx

Bu cihazı alıp performansı düşük olan adamı işten çıkartmak her zaman doğru olan değildir. Performansı yüksek olanı ödüllendiren bir prim sistemi daha fazla verim ve kalite artışı getirebilir. Daha önce de söylediğim gibi bu yöneticinin vizyonuna bağlı.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor