Girişimciler, Çocuk Hazır Giyim Pazarı %15 Büyüdü!

2011 Haziran'ında yazyınladığımız trend haberinde çocuklar için yapılan harcamalar artacağına dair bir haberi sizlerle paylaşmıştık. Çocuk hazır giyim pazarındaki gelişmeler bu trendi doğruluyor. Türkiye’de 15 yaş altındaki grup toplam nüfusun yüzde 25’ini oluşturuyor. Bu da 19 milyonluk bir nüfus anlamına geliyor. Toplam 30 milyar TL civarındaki Türkiye hazır giyim pazarının yaklaşık yüzde 17′si 15 yaş altı bebek ve çocuk segmentine ait. Yani çocuk hazır giyim pazarı bugün yaklaşık 5 milyar TL düzeyine ulaşmış durumda. Detaylar haberimizde..

2011 Haziran'ında yazyınladığımız trend haberinde çocuklar için yapılan harcamalar artacağına dair bir haberi sizlerle paylaşmıştık. Çocuk hazır giyim pazarındaki gelişmeler bu trendi doğruluyor.

Türkiye’de 15 yaş altındaki grup toplam nüfusun yüzde 25’ini oluşturuyor. Bu da 19 milyonluk bir nüfus anlamına geliyor. Toplam 30 milyar TL civarındaki Türkiye hazır giyim pazarının yaklaşık yüzde 17′si 15 yaş altı bebek ve çocuk segmentine ait. Yani çocuk hazır giyim pazarı bugün yaklaşık 5 milyar TL düzeyine ulaşmış durumda.

Hazır giyim sektörü her yıl yüzde 1.5 oranında büyürken, çocuk giyim sektörü yüzde 15′in üzerinde büyüme gösteriyor. Her ne kadar nüfus artış hızı göreceli olarak bir miktar düşmüş olsa da her yıl 1.3 milyon bebeğin doğduğu ülkemizde bu pazarın daha uzunca bir süre canlı, dinamik karakterini koruyacağını söyleyebiliriz.

LC Waikiki ( 1, 2 ) pazarın lideri konumunda. Onu Panço, Bücürük, Blue Key (1,2) gibi markalar izliyor. Ayrıca bu alana giren Koton, Mudo gibi birçok marka da var. Gap Kids, Zara Kids, C & A Kids, Burberry Kids gibi yabancı markaların ardından geçtiğimiz yıl Türkiye pazarına hızlı bir giriş yapan İsveçli H&M de iddialı markalar arasında yerini aldı. Bir yıldır Türkiye pazarında faaliyet gösteren Portekizli Zippy de pazarda emin adımlarla ilerliyor. 2013’te Türkiye’de 15 yeni mağaza açmayı planlayan marka; birçok ile franchise vermeyi hedefliyor.

Fransız ID Group altında çocuk markaları Okaidi ve Obaibi markaları da geçen yıl Türkiye pazarına giriş yaptı. Dorimu Giyim tarafından Türkiye’ye getirilen markaların 2015 yılına kadar 10-15 mağazaya ulaşması hedefleniyor. Zetko Tekstil'in getirdiği Fransız çocuk giyim markası Z and Co da önümüzdeki üç yılda 15 mağazaya ulaşmayı hedefliyor.

Bu yıl Türkiye pazarına giren ABD’li çocuk giyim markası Gymboree’nin de büyüme planları olduğu biliniyor. İspanyol Mayoral da Türkiye’de 5 monobrand mağaza ve 120 satış noktasına ulaştı.

Sektörü Cazip Kılan Nedenler

  • Türkiye’nin, perakendecilerin ilgi odağı olduğunu söyleyen sektör temsilcileri, genç nüfusu, yüksek doğum oranı, gelecek yıllarda çocuk giyiminde pazar büyüklüğünün artacağına işaret ediyor.
  • İletişim çağında yetişen genç nüfusumuz; ürün kalitesi ile moda ve fiyat dengesini giderek daha bilinçli bir şekilde değerlendiriyor. Buna kriterlere uygun fashion ürünler sunan çocuk giyim markalarının Türkiye’de büyüme şansı yüksek görülüyor.

Peki Nasıl Yatırım Yapılmalı ?

Bu alana üretici ya da perakendeci olarak girilebilir. Ya da çocuk giyim sektöründe Türkiye pazar yapısına uygun görülen yabancı markaların Türkiye temsilciliği alınabilir. Bu kanalda toptan satış da yapılabilir.

Eğer bir çocuk giyim markasının franchise’ını alarak perakende alanına girmek istiyorsanız 80 -100 metrekare arasında bir satış alanı olan bir mağazanın yatırım maliyeti 150- 250 bin Euro arasında değişiyor.

Bu İşi Yapanlar Ne Diyor?

Zipyy Ülke Müdürü Joao Oliveira: “Türk müşterisinin moda sever, stil sahibi ve modern olduğuna inanıyoruz. Bu diğer ülkelerle karşılaştırınca Zipp/nin de yatırım stratejisine uygun. Bu pazara girmemizde Türkiye’nin ekonomik büyümesi, iç tüketim ve genç nüfus da etkili oldu.”

LC Waikiki Stratejik Plonlomc Direktörü İbrahim Arıt: “Ekonomilerin kötüye gittiği dönemlerde bile neredeyse küçülmeyen pazarlardan birisi bebek/ çocuk hazır giyim pazarı. Franchise vermiyoruz ama sektörde başka yatırım imkanları çok. Bu yıl 3 milyar 750 milyon TL olan ciro hedefimizi 2013′te 4 milyar 500 milyon TL’ye çıkarmayı amaçlıyoruz.”

Yazar Yorumu: Haberin başında paylaştığımız rakamlar ve ülkemizdeki yerel ve global oyunlcuların hedeflerine baktığımızda aslında herşey ortada. Benim dikkat çekmek istediğim nokta; pazarı global değil yerel oyuncularımızın kontrol altına alması gerekliliği.

Daha geçtiğimiz hafta inovasyon haftası etkinliklerinde Dünya'nın gelişen iletişim teknolojileri sayesinde ne kadar küçük bir köy haline geldiğinden bahsetmiştik. Ortaya çıkan bu durum elbette global arenada bazı markalarımızın daha etkin olmasına imkan verirken, tersi bir durum ile diğer ülke markalarının da ülkemizde etkin olmasına imkan tanıyor. Elbette bu global ekosistem içinde ülkelerin kendi kendilerine yetmeleri mümkün değil. Güçlü olduğunuz alanlarda satıcı iken zayıf olduğunuz alanlarda alıcı olmanız oldukça doğal.

Peki biz ülke olarak teksilde zayıf mıyız? Elbette hayır. Sektördeki vizyon eksikliği haricinde pek çok global markanın üretim üssü konumundayız. Üretmeyi çok iyi biliyoruz yani. Üretimden sonra pazarlamayı, markalaşmayı da öğrendiğimizde hem çok güçlü yerel, hemde global markalarımız çıkacak, çıkıyorda. Durum bu iken; büyümekte olan ve portansiyeli aşikar olan çocuk giyim sektörünü yerel firmalarımızın domine etmesi gerekiyor. Eğer aynı fikirde değilseniz, 15 yıldır dolaylı, 1 yıldır direkt içinde olan birisi olarak şu soruları benliğinize yöneltiyorum;

  • Dünyaya çok çeşitli ürünlerle kaliteli tekstil markaları ihraç edebilecek bir potansiyele sahip iken; yerel çocuk giyim sektörümüzü yabancılara kaptırmak, daha doğrusu a'dan z'ye tüm süreçlerini bizim yaptığımız ürünlere sadece yabancı marka etiketlerinin basılmasıyla 3-4 misli fiyata çocuklarımıza giydirmek ne kadar akıl kârı? 
  • 2023 hedefleri olan bir ülkenin güçlü olduğu alanda kendi iç pazarını kaptırması ne kadar kabul edilebilir?
  • Üretimi öğrenen ve artık çok iyi bilen tekstil firmalarımızın pazarlama öğrenmeye üşenip, markalaşmayıp kaymağı yabancılara bırakması nasıl bir idealistlik?

Cevapları ve yorumun devamını siz değerli okurlarımıza bırakıyorum.

Ekonomist Dergisi kaynaklı derleme haberimizi tekstil ve hazır giyimle uğraşan girişimcilerimiz ve yatırımcılarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

İdris Cin / Girişim Haber

Yazar İdris Cin Hakkında

YTÜ Matematik Mühendisliği mezunu, 2005 yılında yazılım mühendisi olarak bilişim sektöründe çalışma başladı. Şimdilerde data, martech ve ai odaklı projelerde Teknik  Proje Yöneticisi olarak çalışıyor. 2006-2010 yıllarında girişim analizlerini kişisel blogunda paylaştı, Eylül 2010'da yeni medya girişimi Girişim Haber'i kurdu. Yayın Yönetmenliğine ek olarak yazılarıyla da bu platformda yer alıyor.

Yorumlar

İlhan Ünal
İlhan Ünal
Bebek/Çocuk giyim sektörü internetten alışveriş yapan bayanların da en çok tercih ettiği kategorinin başında geliyor. Pazarın büyüklüğü, büyüme oranları ve son yıllarda özellikle e-ticaret alanındaki gelişmelere baktığımızda cazip bir alan kesinlikle. Pazarda oyuncu giderek artsa da çok pazarın büyüklüğü ve genişliği daha çok yolu olduğunu gösteriyor. Yenilikçi bir yaklaşımla güzel işler çıkartılabilir. Paylaşım için teşekkürler, Selamlar..
İdris Cin
İdris Cin
Değerli yorumun için teşekkürler İlhan. Pazarın büyüklüğü yerli oyuncularımız kesinlikle rehavete sokmamalı. Yabancı markaların farkettiği mavi okyanus bir bakmışsın kızmızı okyanusa dönüşmüş.

Selamlar, Sevgiler
Ecrin
Ecrin
çocuk giyim önemli bir sektör. teşekkürler.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor