Türkiye, Global İnovasyon Endeksi’nde 49. Sıraya Yükseldi

Dünyada ülkelerin inovasyon performansını ölçen raporlardan biri olan “Global İnovasyon Endeksi” açıklandı. Türkiye bu yıl, geçen yıla kıyasla bir basamak yükselerek 129 ülke arasında 49’uncu sırada yer aldı. Detaylar haberimizde..

Dünyada ülkelerin inovasyon performansını ölçen raporlardan biri olan “Global İnovasyon Endeksi” açıklandı. Türkiye bu yıl, geçen yıla kıyasla bir basamak yükselerek 129 ülke arasında 49’uncu sırada yer aldı.

Her yıl Dünya Fikri Haklar Örgütü (WIPO), Cornell Üniversitesi ve INSEAD iş birliğinde hazırlanan Global İnovasyon Endeksi 2019 açıklandı. Bu yıl 129 ülkenin değerlendirildiği Endeks, dünya nüfusunun %91,8, dünya GSYH’sinin %96,8’ini kapsıyor. İlk 10 ülke ise şöyle sıralanıyor: İsviçre, İsveç, ABD, Hollanda, İngiltere, Finlandiya, Danimarka, Singapur, Almanya, İsrail.

İnovasyon girdileri ve çıktıları olarak iki alt endeksten oluşan rapor, farklı ülkeleri karşılaştırma imkanı sunuyor. Yayımlanan rapora göre Türkiye, inovasyon girdi alt endeksinde 56’ncı sırada yer alırken, inovasyon çıktı alt endeksinde ise 49’uncu sırada yer alıyor. Girdi alt endeksini; kurumlar, insan sermayesi/araştırma, altyapı, pazar gelişmişliği ve iş gelişmişliği oluştururken, çıktı alt endeksinde; bilgi teknolojileri ve yaratıcı çıktılar yer alıyor. Endekse göre Türkiye, dahil olduğu Kuzey Afrika ve Batı Asya ülkeleri bölgesinde ise 5’inci sırada bulunuyor.

Türkiye’nin 5 yıllık performansı dikkate alındığında girdi tarafında; devletin online hizmetleri, e-devlet uygulamaları, brüt sermaye performansı başlıklarında güçlü olduğu, ortaöğretim (öğrenci başına devlet harcamaları), ortaöğretimde öğrenci başına öğretmen ortalaması ve küresel Ar-Ge firmalarının ortalama harcamaları başlıklarında ise zayıf olduğu görülüyor. Türkiye’nin çıktı tarafındaki güçlü yanlarına bakıldığında; en az iki ofisi olan patent bürosu varlığı, kişi başına gayri safi yurt içi hasıla artışı, verimlilik artışı ve tasarım sayılarındaki artış dikkat çekerken, zayıf olan yanların ise kümelenme gelişimi, fikri mülkiyet haklarından elde edilen kazanç ve Bilgi ve Teknoloji destekli iş yeri modeli tasarım alanları olduğu gözlemleniyor.

Fikri Mülkiyetlerin Ticarileştirilmesi Gerekiyor

Destek Patent tarafından yapılan Global İnovasyon Endeksi analizi yorumuna göre, Türkiye’de patent almaya yönelik bir eğilim olduğu, fakat patent başvurularında yeterli sayıya ulaşılamadığı için ticarileşmenin zayıf olduğu görülüyor. Bu durum, şirketlerin yeni gelişmelere yetişebilmesi ve büyüyebilmesi için fikri mülkiyet haklarına sahip çıkmalarının önemini gözler önüne seriyor. Analizde, Türkiye’de Ar-Ge çalışmaları/harcamalarının, kültürel ve yenilikçi hizmetlerin ihracatının çok güçlü olduğu fakat fikri mülkiyet haklarından elde edilen kazancın başvuru sayısı az olduğu için yeterli seviyede olmadığına dikkat çekiliyor.

Birlikte Çalışma Kültürü Oluşturulmalı

Raporda dikkat çeken bir başka konu ise kümelenme gelişiminin yeterli seviyede olmaması. Değerlendirmeye göre, ABD ve Japonya’da aynı patent için 10 kişi başvuru yaparken, Türkiye’de bu rakamın üniversiteler hariç en fazla 3 kişi olduğu ifade ediliyor. Türkiye, tasarım alanında 4 yıldır birinciliği elinden bırakmıyor. Raporun 5 yıllık değerlendirmesine göre Türkiye, tasarım alanında son 4 yılda birinciliğini koruyor. Bu veri; 3 yıl önce ekonomiye katma değer yaratacak ve uluslararası pazarda rekabet gücünü artıracak Ar-Ge ve Tasarım Faaliyetlerinin desteklenmesi hakkında çıkan kanunun karşılık bulduğunu ortaya koyuyor.

Donanımlı İnsanlar Yetiştirmeli ve Desteklemeliyiz

Fikri mülkiyet haklarının korunmasının, eğitime dahil edilmesinin katma değerli ürün yaratmak ve dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer almak için çok önemli olduğunun altını çizen Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, “Gerek Global İnovasyon Endeksi gerekse yapılan diğer araştırmaların, odak noktasında insan olduğu aşikar. Birçok ülke gibi güçlü ve zayıf olduğumuz yanlarımız mevcut. Bu noktada önemli olan, doğru tespitleri yaparak, ülkemizin kalkınmasına yönelik katkı sunmak. Bu katkının en önemli bacaklarından birisini ise fikri mülkiyet hakları konusundaki bilinçlendirme çalışmalarının oluşturduğu inancındayız. Destek Patent olarak, fikri mülkiyet hakları konusunda, yıllara yayılmış ve sürdürülebilir bilinçlendirme çalışmalarımız bulunuyor. Yıllar içinde geliştirdiğimiz ekosistemimiz sayesinde tüm bu çalışmalara destek veriyor, firmaları, tüketicileri, akademisyenleri ve öğrencileri bu alanda bilinçlendirip güçlendirmeye çalışıyoruz. ‘Fikrine Sahip Çık’ projemiz ile Türkiye'nin fikri sermayesinin artırılmasına katkıda bulunuyoruz. Türkiye genelinde 100 bin kişiye ulaşmak için çıktığımız bu yolculukta, sürdürülebilir bir gelecek için tüm faaliyet alanlarında projeler gerçekleştiriyoruz. Sınai Haklar alanının ülke ekonomimiz için kaldıraç etkisi göstereceğine inanıyor ve bunun için bilinçli nesillerin yetiştirilmesine yardımcı oluyoruz” dedi.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor