Ülkedeki Fırın Sayısı Kadar İnovasyon Merkezi Açılmazsa İşimiz Zor!

İnovasyon Uzmanı Salih Keskin, İnovasyon merkezlerinin önemine dikkat çekerek; Ülkemizdeki fırın sayısı kadar İnovasyon Merkezi açılmazsa ülke olarak işimizin zor olacağını söylüyor. Detaylar haberimizde..

Firmalarımızın gücünü biliyoruz. Her yıl açıklanan ilk beş yüz firmamızın toplam cirosu dünyanın en büyük firmasının yıllık toplam cirosunun yarısı bile etmiyor. Bunun ana sebebi ise yaptığımız işlerin dünyanın cömertçe para ödediği ürün ve hizmet çeşidinden olmaması. Kârlarımız sıfıra doğru gidiyor.

Ülkemizin küresel ligden düşmemesi için acil eylem planları geliştirmesi kaçınılmaz. Böyle bakıldığına bazı şeyleri keskin anlatmakta fayda var.

Alın size ülkemizin küresel ligden düşmemesi için keskin bir projeksiyon: Ülkemizde yaklaşık olarak 15.000 adet fırın faaliyet gösteriyor. Her gün hayatımızdan eksik olmayan unlu mamulleri üretiyorlar.  İnovasyon merkezlerinin sayısı ise bir elin parmaklarını geçmez ve bunların ne tür işler yaptığı da pek bilinmez.

Yine ülkemizde bin’e yakın ilçe bulunuyor, tam sayı 919. Ortaya koyduğumuz projeksiyonda her ilçeye büyüklüklerine göre belli sayıda inovasyon merkezi kurmak söz konusu olacak. Bu kadar sayıda inovasyon merkezinin kurulması demek ülkemizi sıçratmaya yarayacak inovatif enerjinin üretimini sağlanması demek.

Her inovasyon merkezi ülkemizin dönüşümünde motor görevi üstlenecek ve firmalara kattığı yenileşme enerjisiyle birlikte sıçramaların rampasını oluşturarak “bu gidişle bir yere varamayız” anlayışından firmaların inovasyonda birbiriyle yarış etmeye başladığı bir ortamın gelişimini hazırlayacaktır.  

Ülkemiz küresel inovasyon endeksinde 64. sırada bulunuyor. Sıralamanın değişmesi sadece devletin inovasyona verdiği destekle halledilecek bir mesele değil. Özel sektöründe benzer düzeyde kendini sürece modifiye etmesi kaçınılmaz. Sorun şu ki büyük firmalar inovasyonu nasıl yapacaklarını bilseler ve mali imkânlara sahip olsalar da orta ve küçük ölçekli firmaların inovasyon süreçleri noktasında metodolojik bilgiye ve maddi imkânlara tam olarak sahip değiller.

Bu bilgiye ve imkânlara sahip olmadan da onlardan inovasyon beklememiz söz konusu olamaz. İnovasyon yapmayan firmaların da nasıl ayakta kalacakları ise bir muamma.
İnovasyon yapmayan bir firmanın ayakta kalması da ancak ya rakip sayısının az olması ya da niş bir iş yapmasıyla açıklanabilir.

Her ülkenin bir inovasyon hikâyesi var; G.Kore’nin geç sanayileşen pek çok ülkeden farkı, devletin özel firmalara uyguladığı disiplindir. "Kötü çalışanlara yaptırım ve iyileri, yani katma değerli işler yapanları da ödüllendirmek". Bu tür hareketlere girmek bizim için de kaçınılmaz gözüküyor.
Bir düşünürün dediği gibi piyasada olmak sörf dalgasında olmaya benziyor üstünde kalırsanız yüzersiniz ama altında kalırsanız boğulursunuz. Üstünde kalmak içinde dalganın nereye gittiğini iyi anlamak lazım. Firmalarımızın da piyasaların nereye doğru gittiğini iyi anlamaları lazım.

“İnovasyon Merkezleri” Ne Yapacak ve Neye Yarayacak?  

  • İnovasyon merkezleri, firmaların gelecek vizyonunu oluşturacak,
  • İnovasyon merkezleri, firmalara yenilikçili olmanın yollarını öğretecek,
  • İnovasyon merkezleri, firmalara ve profesyonellere dünyanın gittiği yönün özelliklerini gösterecek,
  • İnovasyon merkezleri, firmalara nasıl rekabet edebileceklerini öğretecek,
  • İnovasyon merkezleri, firmalara ve profesyonellere absürt fikir geliştirmenin ne kadar önemli olduğunu anlatacak,
  • İnovasyon merkezleri, bu şekilde gidecek olursa firmalarımızın ayakta kalamayacağını örneklerle ortaya koyacak,
  • İnovasyon merkezleri, dünyada ki toplam gelirin üçte birinin son beş yılda piyasaya çıkan inovatif ürünlerden geldiğini ve beş yıl sonra ise bu oranın üçte ikiye çıkacağı gerçeğini anlatacak,
  • İnovasyon merkezleri,  her işletmenin kendi işinde nasıl inovasyon yapacağını öğretmekle kalmayıp aynı zamanda inovasyon ruhuna da dâhil olmalarını sağlayacak,
  • İnovasyon merkezleri,  ülkemiz insanının pratik zekâsının inovatif ürün ve hizmete dönüşmesinin de bir zeminini oluşturacak,
  • İnovasyon merkezleri, harıl harıl çalışan ama bir türlü büyüyecek miktarda katma değer üretemeyen firmaların nasıl katma değerli ürün üretebileceklerinin metotlarını gösterecek,
  • İnovasyon merkezleri, dünyanın en büyük firmalarının aynı zamanda en inovatif firmalar olduğu gerçeğini firmalara nakşedecek,
  • İnovasyon merkezleri, piyasanın karşılamamış ihtiyaçlarına odaklanarak firmaların yükselen trendleri keşfetmesini sağlayacak,
  • İnovasyon merkezleri, ülkemizin inovasyon kapasitesinin gelişmesine destek olurken herkesin inovasyonun ne olduğuna ve ayrıca nasıl inovasyon yapacağının yol haritasını çizecektir.

Öğrenmek genellikle;

  • Bir işi bizzat yaparken
  • Bir ürünü ve/veya hizmeti tüketirken
  • Bir konuyla ilgili tartışırken, beyin fırtınası yaparken ve
  • Sohbet ederken, kahve sohbeti yaparken diye bilinir.
  • İnovasyon merkezlerinde de “inovasyon” uygulamalı olarak firmalara öğretilecek ve firmaların inovasyonu aynı zamanda bir ruh, bir yaşam modeli olarak içselleştirmeleri sağlanacaktır.

İnovasyon odaklı makalemizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bu içeriği 5.638 kişi okudu.
Kategori: İnovasyon, Ulusal
Yazar Salih Keskin Hakkında

Salih Keskin, kreatif düşünce modellerinin üretimi ve inovasyon üzerine iş dünyasında, üniversitelerde ve sivil toplum örgütlerinde eğitimler vermekte, danışmanlık ve araştırmalar yapmaktadır. Halen İstanbul Kültür Üniversitesinde Öğretim Üyeliğine devam etmekte olan yazar aynı zamanda inovasyon konusunda kitaplar ve makaleler yazıyor. Yazar kaleme aldığı inovasyon odaklı yazılarıyla artık Girişim Haber okurlarının da ekranında.

Yorum Ekle

Ad Soyad *
E-mail * (Gravatar resminiz görünecek)
Web
KalınYatayAltı ÇiziliAlıntı
  •   Yorum  
  •   Önizle  
Yükleniyor